Sri Lanka, Hindistan’ın karmaşasından bir adım ötede; daha sakin ama aynı derecede güçlü bir coğrafya. Ada, tropik doğası, çay tarlaları ve Budist kültürüyle hem tanıdık hem de bambaşka bir dünya.
Kültürel üçgenin merkezinden başlayıp Kandy, Ella ve Galle’ye uzanan bir rota izliyoruz. Kandy’de budist rahiplerin ayinlerine tanık oluyor, Ella’ya giderken ünlü tren yolunda yemyeşil vadilerden geçiyoruz. Çay tarlalarında çay toplayıp high tea geleneğini deneyimliyor, Sigiriya Rock’a tırmanıp ülkenin en etkileyici manzaralarından birine ulaşıyoruz.
Yala National Park’ta safariye çıkıp filleri, sayısız kuş türünü ve şanslıysak leoparları gözlemliyoruz. Galle’de okyanus kıyısında günü bitirirken, bu ülkenin dinginliğinin sadece manzarada değil, insanların yaşam biçiminde saklı olduğunu fark ediyorsunuz. Sri Lanka, hızla değişen dünyada hala yavaş kalabilen ender yerlerden biri.
22 Mayıs günü İstanbul Havalimanı’nda buluşup, ertesi sabah erkenden başkent Colombo’ya ineceğiz. Havalimanında karşılandıktan sonra başkentten ayrılıp Dambulla’ya doğru yola çıkıyoruz. Şehir geride kaldıkça tropik bitki örtüsü ve kırmızı topraklı yollar başlayacak.
Öğle yemeğimizden sonra ülkenin en etkileyici tapınaklarından biri olan Dambulla Mağara Tapınağı’nı ziyaret ediyoruz. UNESCO Dünya Mirası listesindeki bu kompleks, 2.000 yıldan uzun süredir kutsal kabul ediliyor. Beş mağara boyunca uzanan yüzlerce Buda heykeli ve duvar resimleri, Sri Lanka’daki Budist sanatın en güzel örneklerinden biri.
Günün sonunda ise isteyenlerle Pidurangala Kayası’na tırmanıyoruz. Zirvede, ufka yayılan Sigiriya manzarası eşliğinde gün batımını izlemek günün en unutulmaz anlarından biri olacak. Akşam yemeği ve konaklama Dambulla’daki otelimizde olacak.
Sabah erkenden günü doğurmak için Sri Lanka’nın en etkileyici noktalarından biri olan Sigiriya’ya, yani Aslan Kayası’na doğru yola çıkıyoruz. 200 metrelik bu kaya, 5. yüzyılda Kral Kashyapa tarafından hem saray hem de savunma merkezi olarak inşa edilmiş. UNESCO Dünya Mirası listesindeki bu antik kalıntı, dönemin ileri mimarisini ve hayal gücünü yansıtan bir mühendislik harikası.
Yaklaşık 1.200 basamaklık tırmanışın ardından zirvede geniş Sri Lanka manzarası sizi bekliyor. Duvarlardaki ünlü freskolar, kaya yüzeyine kazınmış aynalı duvarlar ve su bahçeleriyle Sigiriya, ülkenin tarihindeki en sıra dışı krallıklardan birine ait izleri taşıyor.
Öğleden sonra Habarana yakınlarındaki Hiriwadunna Köyü’nü ziyaret ediyoruz. Pirinç tarlalarının, küçük göllerin ve palmiye ormanlarının içinden geçerek geleneksel köy yaşamını yakından tanıyoruz. Burada yerel halkın hazırladığı Sri Lanka mutfağının lezzetli yemeklerini, lotus yaprakları üzerinde tadıyoruz.
Akşam yemeği için Dambulla’daki otelimize dönüyoruz.
Kahvaltının ardından Sri Lanka’nın dağlık iç bölgelerine doğru yola çıkıyoruz. İlk durağımız: Matale. Ülkenin en bereketli vadilerinden biri olan bu bölge, tarçın, karabiber, vanilya ve kakule gibi baharat tarlalarıyla ünlü. Baharat bahçelerini gezip bitkilerin yetişme sürecini öğreniyor, ardından yerel bir çiftlikte öğle yemeğimizi alıyoruz.
Yolculuğumuzun ikinci durağı Kandy. UNESCO Dünya Mirası listesindeki şehir, ülkenin kültürel başkenti olarak kabul ediliyor. Gelişimizin ardından kısa bir dinlenme molasından sonra Kandy sokaklarında kısa bir yürüyüş yapıyoruz. Akşamüstü kalabalık pazarlar, tütsü kokuları ve renkli kumaş dükkanlarıyla şehrin gündelik hayatını gözlemleme zamanı.
Günün sonunda Sri Lanka’daki Budist dünyasının kalbi sayılan Diş Tapınağı’nı (Temple of the Tooth) ziyaret ediyoruz. 17. yüzyıldan kalma bu kompleks, Buda’nın diş kalıntısının saklandığı en kutsal yer olarak kabul ediliyor. Günü, tapınak çevresinde yapılan akşam ayinlerine katılarak kapatıyoruz.
Akşam yemeği ve konaklama Kandy’deki otelimizde.
Sabah kahvaltının ardından Kandy’den ayrılıp Sri Lanka’nın çay ülkesine, Nuwara Eliya’ya doğru yola çıkıyoruz. Yol boyunca uzanan yeşil tepeler, sisin arasında kaybolan çay tarlaları ve küçük kasabalar ülkenin bambaşka bir yüzünü gösteriyor.
Yolda bir çay tarlası ve fabrikasını ziyaret ediyoruz. “Pure Ceylon Tea”nin topraktan fincana uzanan sürecini yerinde öğreniyor, dalından çay topluyoruz. Ardından Sri Lanka’nın serin yaylalarında öğle yemeği molası veriyoruz.
Öğleden sonra Nuwara Eliya’dayız. İngiliz sömürge döneminden kalma mimarisi, serin havası ve düzenli bahçeleriyle “Little England” olarak anılan şehir, ülkenin en farklı atmosferine sahip. Akşamüstü, tarihi Grand Hotel’de high tea zamanı. 19. yüzyılda İngiliz valileri tarafından yaptırılan bu otel, hala kolonyal dönemin zarafetini taşıyor. Geniş salonları, şömineleri ve bahçeleriyle Sri Lanka’daki en özel konaklama noktalarından biri. Akşam yemeği ve konaklamamız tabii ki Grand Hotel’de.
Sabah kahvaltıdan sonra bugün ülkenin en meşhur tren yolculuğunu yapıyoruz: Nanu Oya’dan Ella’ya uzanan, dünyanın en güzel manzaralı tren rotalarından biri. Mavi tren dağların, şelalelerin ve çay tarlalarının arasından yavaşça ilerlerken her virajda yeni bir kartpostal açılıyor.
Ella’ya vardığımızda kısa bir yürüyüşle meşhur Nine Arch Bridge’e gidiyoruz. Kolonyal dönemden kalma bu köprü, yeşilin içindeki kıvrımlarıyla Sri Lanka’nın simgelerinden biri.
Öğle yemeğimizi Ella’da aldıktan sonra rotayı Yala’ya çeviriyoruz. Akşamüstü 4×4 araçlarla Yala National Park’ta safari zamanı. Sri Lanka’nın en ünlü milli parkı olan Yala, leopar, fil, timsah ve sayısız kuş türüne ev sahipliği yapıyor. Günü tropik bir gün batımı ve yaban hayatın ortasında bitiriyoruz.
Akşam yemeği ve konaklama Yala National Park’daki otelimizde.
Sabah erken saatte Yala Milli Parkı’nda ikinci bir safariyle güne başlıyoruz. Günün ilk ışıklarıyla birlikte parkın sessizliğinde hareketlenen vahşi yaşamı görmek, Sri Lanka deneyiminin en unutulmaz anlarından biri.
Safari sonrası sahile doğru yola çıkıyoruz. Öğle yemeği La Playa’da. Hiriketiya sahilinde okyanusa karşı keyifli bir öğle arası veriyoruz. Ardından yüzmek, dalga sörfü denemek, dalgaları izlemek ya da sadece kumun üstünde dinlenmek için serbest zamanımız olacak. Burası ülkenin en rahat, en samimi sahillerinden biri; “hiçbir şey yapmamak” da burada başlı başına bir etkinlik. Bu sahil keyfinin ardından yolumuzun üzerinde olan Coconut Tree Hill’de keyifli bir mola veriyoruz. Kırmızı toprakların üstünde yükselen palmiyeler ve altlarında uzanan Hint Okyanusu manzarası, Sri Lanka’nın en çok fotoğraflanan noktalarından biri.
Sonrasında yola çıkıyoruz ve otelimize yerleşiyoruz, akşam yemeği otelimizde.
Bugün deniz kenarımızdaki otelimizde biraz keyif zamanı. Akşamüstüne kadar otelimizde serbest zamanımız olacak. Akşamüstü ise Galle’ye gidiyoruz. Eski bir liman kenti olan Galle, Hollandalılardan kalma taş evleri, dar sokakları ve okyanusa uzanan surlarıyla UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alıyor. Gün batımına doğru kaleye çıkıp, kırmızı kiremitli evlerin üstünden okyanusa bakan manzarayı izliyoruz. Akşam yemeğimizi Galle’de yedikten sonra otelimize geri dönüyoruz.
Kahvaltının ardından Colombo’ya doğru yola çıkıyoruz. Şehre vardıktan sonra kısa bir şehir turuyla Sri Lanka’nın modern yüzünü tanıyoruz: kolonyal dönemden kalma binalar, kalabalık pazarlar, tapınaklar ve kentin yeni simgesi haline gelen Independence Square çevresi.
Akşamüstü Colombo sokaklarında tuk-tuk’larla dolaşıyoruz. Bu şehirde trafik, karmaşa ve renk iç içe; ama her köşede farklı bir hikaye var. Akşam yemeğimizin ardından otelimize geçiyoruz.
Sabahın erken saatlerindeki İstanbul’a dönüş uçuşumuz için havalimanına transfer olacağız. 12:55’te İstanbul Havalimanı’na varıyoruz.
Önemli not: TL ile yapılacak ödemelerde, ödenecek tutarın TL karşılığı çekim gününün banka satış kuruna göre TL’ye çevirilerek tahsil edilecektir.
Turumuzda herhangi bir ekstra tur satışı yoktur
