Peru & Amazon

Genel Bilgi
Gelecek Peru & Amazon Turları

Genel Bilgi

Dünyanın tarihini etkileyen İnkaların topraklarındaki her bir adımımız bugünlerde en az beslediğimiz duygulardan biri olan hayret duygumuzu arşa çıkaracak.

Morrissey’in “Peru, kalbimin deniz feneri” dediği ülkede yaşadığımız deneyimler, tüm duyularımızı harekete geçirdiğinden, hafızamızda geniş bir yer edinecek. Dünyanın en iyi restoranları listesinde her zaman ilk sıralarda yer alan Peru mutfağını damağımızda yaşamak, bulutlara dokunacak kadar yakınlaşmak, dünyanın en uzun nehri Amazon’un başladığı ülkede olmak, insana neden seyahat etmeyi sevdiğini hatırlatıyor.

Peru, sadece doğa ve tarih değil, müthiş bir gastronomi gezisi aynı zamanda. Binlerce yıldır tarım yapılan, eşsiz bir sualtı çeşitliliği zenginliğine ev sahipliği yapan Peru’da yediğiniz her lokma bir ziyafete dönüşüyor. Sadece ceviche’nin 800 ayrı tarifi var ve biz her bir sokağında mükemmel yemekler yiyeceğiz.

Peru’yu anlatmak aslında bir cümleyle mümkün: Peru Machiguenga dilinde “endişe” sözcüğüne tam olarak karşılık gelen hiçbir ifade yok. Bu zamanın yavaşladığı, unutulmaz ülkedeki programımız tam da Patika’dan bekleyeceğiniz üzere, zevk, hayranlık ve lezzetle dolu!

Program

1
1. Gün İstanbul & Havana & Lima

İstanbul Havalimanında buluşuyoruz ve Havana’ya doğru yolculuğumuz başlıyor. Havana’ya iner inmez, şehri keşfetmek için Lima uçuşumuza kadar olan vakti değerlendiriyoruz. Cüretkar, çelişkili ve eski bir fotoğraf kadar güzel olan Eski Havana’da yürüyüp, kokteyllerin ve yemeklerin tadına bakıyoruz. Hemingway’in “Mojito’mu burada, Daiquiri’mi de Floridata’da içerim” dediği Bodeguita del Medio’da mojito molası vereceğiz. Küba’ya 1930’ların sonunda gelip, 22 yıl burada yaşayan Ernest Hemingway’in damak tadına ve hayat bilgisine güvenecek, bir kadehimizi de “Çanlar Kimin İçin Çalıyor” ve “Yaşlı Adam ve Deniz”in yazıldığı ülkeye kaldıracağız. Keyifli bir öğle yemeğinin ardından, taş kaldırımlı sokaklar ve pastel renkli binaların yanından ayrılıp Lima’ya doğru yola çıkıyoruz. Gece Lima’ya varışımızın ardından dinlenmek üzere otelimize geçiyoruz.

2
2. Gün Nazca & Huacachina

Sabah kahvaltımızın ardından Nazca çizgilerini görmek için yola çıkıyoruz. Pırpırlı uçaklarımıza yerleşiyoruz ve bir süre sonra muazzam bir çöl manzarasının üzerinde yükseliyoruz. Hâlâ gizeminin tam olarak çözülemediği ve uzaydan gö­rülebilecek kadar büyük Nazca çizgileri üzerindeki uçuşumuz başlıyor. 800’den fazla düz çizgi, 300 geometrik şekil ve 70 hayvan ve bitki çizimi… Kimilerine göre uzaylıların çizdiği, kimilerine göre bölgede yaşamış bir medeniyetin ritüel patikaları olan maymun, örümcek, akbaba figürlerini izliyoruz.

Öğle yemeğimizin ardından çölün ortasında bir vaha olan Huacachina’ya doğru yola çıkıyoruz. Çöldeki dev kum tepelerinden kum boardları veya kızaklarla kaymaya başlıyoruz.  Çölde rollarcoaster deneyimini de cebimize koyduktan sonra günbatımı vaktinde kum tepelerine kurulan masamıza oturacak, ayağımızın altında çöl, karşımızda güneş batarken akşam yemeğimizi yiyeceğiz. Yıldızlara veda ettikten sonra, Lima’ya otelimize geri dönüyoruz.

3
3. Gün Lima & Cusco

Sabah kahvaltımızın ardından İnkaların tarihsel başkenti, “dünyanın göbek deliği” Cusco’ya doğru gidiyoruz. Öğle yemeğimizin ardından bu büyülü şehri keşfetmeye başlıyoruz. Cusco, bir zamanlar 12 milyonluk bir nüfusa, bugün bile bilimin önünde bir rehber olabilecek kadar gelişmiş bir yaşamın sürdüğü bir başkentti. İmparatorluğun en büyük ve kutsal yapısı olarak tanımlanan güneş tapınağı Qorikancha’yı, ardından yapımı yaklaşık 100 yıl süren Sacsayhuaman Kalesi’ni ve kaleyi oluşturan her biri tonlarca ağırlıktaki kayaları göreceğiz. Neredeyse üç insan boyutundaki tonlarca ağırlıktaki taşları harç kullanmadan sıkıca bir araya gelecek şekilde dövüp şekillendirerek ördükleri duvarları altın şeritlerle kaplıyorlardı. İşte şehri yerle bir ettikten sonra bu taşları kullanarak yaptıkları Cusco Katedrali’ni ve Tambomachay’ı da gördükten sonra akşam yemeğine geçiyoruz. Peru lezzetlerini deneyimledikten sonra şehrin sokaklarında kaybolmak için vaktimiz olacak ve Peru’ya has bir içki olan taze yerel üzümlerden yapılan Pisco kokteyllerinin tadına bakacağız.

4
4. Gün Kutsal Vadi & Pisac & Maras & Moray & Ollantaytambu

Sabah kahvaltımız sonrası İnkalar’a yüzyıllar boyu ev sahipliği yapmış, İnka kültürünün merkezi olan Kutsal Vadi gezimize başlıyoruz. İlk durağımız Pisac oluyor. Burada kurulan pazar alanını dolaştıktan sonra dev İnka harabelerini ziyaret ediyoruz. Ardından dağların arasındaki setlerde İnkalardan beri aynı yöntemle tuz çıkarılan Maras Tuzlası’nı göreceğiz. Maras sonrasında sırada İnkaların tarım deneyi alanı Moray var. Dünyadaki 25 bin bitki türünün yüzde 30’una ev sahipliği yapan Peru topraklarında İnkalar, yaklaşık 3000 farklı patates, 4000 çeşit de mısır türü yetiştiriyormuş. Bugün patatesi, domatesi, fasulyeyi, kinoayı ve mısırı günümüze kalmasa da onlarca türlerini onlara borçluyuz. Sonrasında dağların arasında kıvrılarak ilerleyen bir trene binip Machu Picchu’nun hemen altında yer alan otelimize yerleşeceğiz.

5
5. Gün Machu Picchu

Oteldeki kahvaltımızın ardından, İnka’ların Kayıp Şehri olarak adlandırılan, dünyadaki bütün gezginlerin kutsal mekanı olarak bildiğimiz Machu Picchu’ya doğru hareket ediyoruz. Machu Picchu’yu biricik kılan sadece And Dağları’ndaki konumu ya da şehrin imkansız yamaçlara kurulu oluşu değil, burada bir zamanlar ne olduğunu gerçekten kimsenin bilmiyor olması. İnkaların harç kullanmadan inşa ettiği taş bloklardan yapılan duvarlar burada da karşımıza çıkacak. İnka’ların Kayıp Şehri olarak adlandırılan Machu Picchu, İspanyollar tarafından keşfedilemediği için bozulmadan kalabilmiş. Her gün 4.500 gezginin adım attığı bu büyülü şehri gördükten sonra, Pablo Neruda için dünyada gördüğü tüm antik kentler birer karton kutuya dönüşmüş… Machu Picchu Pueblo’da yediğimiz öğle yemeğinden sonra tepesi cam olan trenimizle Cusco’ya doğru yola çıkıyoruz. Eşsiz Kutsal Vadi manzaraları eşliğinde geçen yolculuğumuzu tamamlayıp Cusco’daki akşam yemeğinden sonra otelde dinlenmeye geçiyoruz.

6
6. Gün Cusco & Amazon

Sabah Cusco’da uyanıyoruz ve dünyanın karayolu ile ulaşmanın mümkün olmadığı en büyük şehri olan Iquitos’a uçuş için havalimanına gidiyoruz. Önce Lima’da kısa bir aktarma yapıp sonrasında Amazonlara bizi uçaracak olan uçağımıza atlıyoruz. Henüz uçaktayken Amazon Nehri’ni görmek bile kalbimizi pır pır ettiriyor. Şehir merkezinde eksiklerimizi tamamlayıp önce minibüsümüzle amazon nehrine ilerliyoruz. Sonrasında hızlı botlarımızla Amazon’un tam kalbinde yer alan otelimiz Muyuna Lodge’a doğru yola çıkıyoruz. Amazon Nehri’nde yaptığımız 40 dakikalık yolculuğumuz sonrasında öğle yemeğimizi yiyoruz ve yürüyüşten önce biraz dinlenmeye çekiliyoruz.

Önümüzdeki günlerde rehberimiz Amazon’da doğup büyümüş ve bu coğrafyanın insana nasıl sürprizler hazırlayabileceğini bilen, doğanın dilinden anlayan biri olacak. İlk önce, balta girmemiş ormanların içinde bir yürüyüşe çıkacağız. Bu tarifi imkansız yeşil hayatın içinde 2-3 saatlik yürüyüşümüz, hayat boyu bir kez görebileceğimiz hayvanlarla tanışmak için ilk aktivitemiz olacak. Lodge’umuzda yediğimiz akşam yemeğinden sonra, bize özel botumuzla Amazon Nehri üzerinde dolaşmayı bir de gece karanlığında deneyimleyeceğiz.

7
7. Gün Amazon Ormanları

Güne yine erkenden uyanıyoruz. İnsan her gün Amazon Nehri’nde uyanmıyor ama burada attığınız iki adımdan biri bile birbirinden farklı olabilir. Her adımımız, döndüğümüzde anlatmaya doyamayacağımız sürprizlere gebe. Nehrin üstünde ilerlerken, biyoçeşitliliğin kelime anlamıyla tanışacağız. Farklı maymun türleri, tembel hayvanlar ve sayısız kuş türüyle karşılacağız. Devasa bir zümrüte benzeyen lagünlere ziyaretimiz sonrasında pembe yunuslarla birlikte yüzmek için, Amazon Nehri’nin ana kollarından birine doğru gideceğiz. Bu unutması zor deneyimin ardından öğle yemeği için lodge’umuza dönüp dinlenmeye çekileceğiz. Ben henüz yorulmadım diyenler için ise, nehirde kanoyla gezmeyi tercih edebilirler. Öğleden sonra, Amazon’un yerel geleneklerinden biri olan ilkel oltalarla pirana avlamaya gidiyoruz. Bu fevri ve etobur canlılarla tanışmak, çocukken izlediğimiz filmleri gözden geçirmemize neden olacak. Bu başarısızlıkla sonuçlanması muhtemel ama çok eğlenceli macerayı, harika bir günbatımı için bitirip, botumuzu sahile çekeceğiz. Akşam yemeğinin ardından, kafamıza fenerlerimizi takıp, ormanın derinliklerinde gece yürüyüşüne başlayacağız. İçimiz ürperecek evet ama her adımımızı heyecanla atacağız. Karşımıza neler çıkacağını bilmemek ve doğanın insafına teslim olmak, beş duyumuzla hatırladığımız bir deneyime dönüşecek.

8
8. Gün Amazon Ormanları & Iquitos & Lima

Sabah Amazonlar’a veda etmeden önce bu sefer farklı bir ormanlık alanda uzun bir yürüyüşe çıkacağız. Yürüyüşün bir kısmında yağmur ve suyun seviyesine göre kendi kanolarımızla ilerleyeceğiz. Amacımız nehir kenarında Anakonda veya onun familyasından hayvanları görmek olacak. 3 gün boyunca farklı bölgelerinde dolaşacağımız Amazon dünyasında her zaman aklımızda tek bir hayvan olacak: Jaguarlar. Sabah safarimizin ardından, odalarımıza geçip, hazırlanacağız ve öğle yemeğimizin ardından gözlerimizde bir damla yaş ile Amazonlar’a veda edeceğiz. Lima’ya varışımız ardından otelimize yerleşip, isteyenlerle Lima gece hayatına devam ediyoruz.

9
9. Gün Lima

Sabah kahvaltımızın ardından Lima şehrini keşfetmeye başlıyoruz. Herman Melville, Moby Dick’te Lima için “insanın görüp göreceği kentlerin en garibi, en yas­lısı” der. “. Lima’nın korkunçluğu bunlardan çok rahibeler gibi beyazlara bürünmüş olmasından ileri gelir.”  Şehri beyaz bir tül gibi örten sis, kolonyal cephelerini sardığında, Lima gerçekten seyirlik bir hale dönüşüyor. Biz de mükemmel restoranlarıyla nam salmış Miraflores ve grafitileriyle ünlü Barranco mahallesini ziyaret edeceğiz. Sonrasında dünyanın en büyük İnka öncesi koleksiyonuna sahip olmasıyla bilinen, dünyanın sayılı müzelerinden biri olan Larco müzesini gezeceğiz. Bu gece Peru’daki son gecemiz, o yüzden otele dönmeyip, geceye devam edeceğiz.

10
10. Gün Lima & Havana

Bugün Peru’dan ayrılıp, Küba’ya doğru yola çıkıyoruz. Otelimizden ayrılıp, 09.25’teki Havana uçuşumuz için havalimanına transfer olacağız. Yaklaşık 5.5 saatlik uçuşumuzun ardından Havana’ya ulaşacağız. Otelimize yerleştikten sonra Küba’nın dillere destan La Guarida restoranında akşam yemeğimizi yiyip ve Küba’nın renkli eğlence hayatına giriş yapmak için Havana sokaklarına çıkacağız. Dileyenlerle birlikte FAC’a da gidebiliriz, çok seviyoruz, çok öneriyoruz. Burası, ayak basmadığınızda Küba’ya gitmiş sayılmadığınız, sergi, konser, dj performanslarıyla dolu bir mekan.

11
11. Gün Havana & İstanbul

Bugün geriye dönüş yolculuğumuza başlayacağız. Sabah erken saatte otelimizden ayrılıp, 09.10’daki THY uçağımıza atlayıp ülkemize dönüyoruz, varışımız ertesi gün sabah 08.30’da İstanbul Havalimanı’na olacağız.