Vietnam & Kamboçya

Genel Bilgi
Gelecek Vietnam & Kamboçya Turları

Genel Bilgi

İnsan keşfettiği hiçbir yeni ülkeyi unutmaz belki ancak Vietnam ve Kamboçya, fotoğraflara değil ancak bir hafızaya sığabilecek güzellikleri ve çarpıcı tarihleriyle unutulması imkansız ülkelerden. Her iki ülke de, zengin kültürel mirası, etkileyici doğal manzaraları ve tarih boyunca yaşadığı olaylarla bambaşka deneyimler sunuyor.

Dünyanın en büyük tapınağını binlerce yıl önce akılalmaz bir mühendislikle inşa eden Kamboçya halkının sırrı, koşulsuz iyimserliklerinde yatıyor. Angkor Wat, sadece bir tapınak değil, aynı zamanda bir mühendislik harikasıdır. Siem Reap şehri, Angkor Wat’ın büyüleyici atmosferine bir dinlenme durağı olsun diye inşa edilmiş sanki. Siem Reap’ın canlı gece hayatı, sokak sanatçıları ve çeşit çeşit dükkanları Kamboçya’nın kültürel zenginliklerini gözler önüne seriyor.

Vietnam için ise “Pasifik’in balkonu” deniyor. Bu benzersiz ülke, doğası, tarihi ve kültürü ile insanı hem kültürel bir şoka sokuyor hem de büyülüyor. Hanoi’den Ho Chi Minh City’ye Halong Körfezinden Mekong Deltasına kadar uzanan bu yolculukta, Vietnam’ın her köşesi, insan ruhunu ve dünya tarihini dönüştürebilecek güçte ve zıtlıkta deneyimlere karışıyoruz.

Vietnam ve Kamboçya, kendilerini ziyaret edenlere sadece güzellikler sunmakla kalmaz, aynı zamanda hayatlarına derin izler bırakır. Haydi gelin, Vietnam ve Kamboçya’nın büyüleyici dünyasına adım atın ve hayatınızın en unutulmaz yolculuğunu bizimle yaşayın.

Program

1
1. Gün İstanbul & Saigon (Ho Chi Minh City)

İstanbul Havalimanı’nda buluşup, bizi Uzakdoğu’ya götürecek olan uçağımıza biniyoruz. Uçuş sırasında, Uzakdoğu’nun büyülü atmosferine doğru yol alırken, heyecanımız giderek artıyor. Akşamüstü, Asya’nın kaotik, parlak ve kendine has şehri Saigon’a (Ho Chi Minh City) iniyoruz. Şehir, Vietnam’ın en büyük metropolü olarak, geçmişin gelenekleriyle modern dünyanın dinamizmini bir arada barındırıyor.

 Havalimanından otelimize geçip, otelde geçirdiğimiz bu kısa molanın ardından, Saigon’un canlı atmosferini hissetmek için ilk akşam yemeğimiz için dışarı çıkıyoruz. Saigon, sokak yemekleri ile ünlüdür ve her köşe başında leziz Vietnam mutfağının tadına bakabileceğiniz tezgahlar bulabilirsiniz. Ama biz ilk akşam yemeğimizde tüm Vietnam lezzetlerini keyifle deneyebileceğimiz restoranımızda olacağız. Akşam yemeğinden sonra, Saigon’un enerjik ve canlı gece hayatını keşfetmeye çıkıyoruz. Bu şehir, gece olduğunda tamamen başka bir atmosfere bürünür. Zıtlıklarıyla ünlü Saigon’da, hem gelenekselliği hem de modernliği aynı anda deneyimlemek mümkün. Tarihi binaların yanı başında yükselen modern gökdelenler ve dar sokaklardaki hareketli pazarlar, şehrin her köşesinde farklı bir şaşkınlık sunuyor.

Vietnam’ın ünlü gece hayatını keşfetmek isteyenlerle birlikte, Saigon’un renkli barlarını ve gece kulüplerini ziyaret edeceğiz. Bu gece hayatı turu sırasında, Vietnam birası Bia Hoi ile tanışma fırsatımız olacak. Bia Hoi, taze hazırlanmış hafif bir biradır ve Vietnam’ın sokaklarında, özellikle küçük plastik sandalyelerde oturup sohbet ederek içilir. Bu ilk gecemiz, Saigon’un büyüleyici atmosferini keşfetmek ve şehrin enerjisini hissetmek için mükemmel bir başlangıç olacağından hiç süpheniz olmasın. Saigon’un renkli ve hareketli gece hayatının ardından, otelimize dönerek dinlenmeye çekileceğiz ve ertesi günün programına hazırlanacağız.

2
2. Gün Cu Chi Tünelleri & Saigon & Motorsiklet Turu

Kahvaltı sonrası, Vietnam Savaşı’nın tarihine tanıklık edeceğimiz Cu Chi Tünelleri’ne doğru yola çıkıyoruz. Dünya tarihinde psikoloji bilimini bile temelden etkileyen bir savaş Vietnam Savaşı, yani oradakilerin deyimiyle Amerika Savaşı. Amerika’nın yenilgisinin hikayesi kelimenin tam anlamıyla bu tünellerin altında yatıyor. Viet Kong’luların içine yatakhaneler, hastaneler, cephanelikler kurduğu dört katlı tünellere girecek ve yaşananları sadece hayal edebileceğiz. Öğle yemeği sonrası, eski adıyla Amerika Savaş Suçları Müzesi yeni adıyla Savaş Müzesi’ne doğru yola çıkıyoruz. Hakkında onlarca kitap yazılan Vietnam Savaşı (Vietnamlılara göre Amerika Savaşı) görüntüleri, TRT’nin 31 Ocak 1968’deki deneme yayınında verdiği ilk haberlerden biri olduğunu da, gitmeden öğrenmiş olalım. Sonrasında Anthony Bourdain’in hakkında sayfalarca yazdığı Vietnam sokak lezzetlerini keşfetmeye doğru motosikletlere atlıyoruz. Vietnam’da karşıdan karşıya geçmek bir sanat sayılabilir. Saigon sokaklarında 8,5 milyon insan ve 4,5 milyon motosiklet var. Her biri öğrenci olan motorlular otelden bizi alıyorlar, herkes bir motorun arkasına biniyor ve gezmeye başlıyoruz. Hem geziyoruz hem de yemek yiyoruz. “Bu gezegende yenilebilecek iyi yapılmış bir kase pho’dan daha iyi bir şey var mı bilmiyorum” diyen Bourdain haklı mı, orada karar veriyoruz.

3
3. Gün Mekong Delta Turu & Saigon

Erken bir kahvaltının ardından Güneydoğu Asya’nın ana damarı sayılabilecek Mekong Deltası’na doğru yola çıkıyoruz. Mekong Nehri Deltası, namıdiğer “Dokuz Ejder Nehir Deltası”, 39.000 kilometrekarelik bir yüzölçümüne sahip ve Vietnam’da tarım ve balıkçılığın merkezi. Botlara binip adalarda Vietnam’ın tropikal meyveleriyle tanışıyoruz. Ünlü Durian meyvesinin tadına bakacaklarla bakmayacaklar burada ayrışsa da, hindistan cevizi hepimizi yeniden birleştiriyor. Tam bir sıfır atık örneği olan hindistan cevizinin sütü, kabuğu, meyvesi derken her bir zerresinin nasıl kullanıldığını öğreniyoruz. Sonra kayıklara binip, şapkalarımızı takıp Saigon’a dönüyoruz. Otele giriyoruz ve sonra akşam yemeği için tekrar kendimizi Saigon’un kollarına bırakıyoruz.

4
4. gün Saigon & Siem Rep

Bugün, Kamboçya’nın büyüleyici dünyasına adım atıyoruz. Sabah saatlerinde, kısa bir uçuşla Siem Reap’a varıyoruz. Siem Reap, Angkor Wat’ın keşfiyle birlikte turizmin merkezi haline gelmiş bohem ve tatlı bir köydür. Şehrin havası, hem tarihi dokusuyla hem de canlı atmosferiyle hemen bizi etkisi altına alıyor.

Siem Reap’a varışımızın ardından, otelimize yerleşip kısa bir dinlenme molası veriyoruz. Ardından, Siem Reap’ın bohem sokaklarında gezintiye çıkıyoruz. Şehrin renkli pazarlarında alışveriş yaparak yerel el sanatlarını, hediyelik eşyaları ve el yapımı ürünlerin arasında kaybolacaksınız. Esnafla “zoraki” sohbetlere dalıp, Kamboçya’nın kültürel zenginliklerini ve geleneklerini daha yakından tanıma fırsatı bulacağız. Ayrıca, şehirdeki kafelerde oturup şehrin sakin atmosferinde biraz aylaklık yapabiliriz.

Akşam saatlerinde, Kamboçya mutfağını keşfetmek üzere seçkin bir restorana gidiyoruz. Ertesi sabah gün doğmadan kalkmak üzere otelimize dönüyoruz. Bu keyifli ve dolu dolu geçen günün ardından, Siem Reap’ın huzurlu atmosferinde dinlenmeye çekiliyoruz. Yarın, Siem Reap’ın en büyüleyici güzelliğini keşfetmek üzere yeni bir deneyim için dinlensek iyi olabilir; Angkor Wat bizi bekler.

5
5. Gün Angkor Wat

Bugün dünyanın en unutulmaz gündoğumlarından birini izlemek üzere şafak vakti dünyanın en büyük tapınağı Angkor Park’ın kapısında olacağız. Güneşin Angkor Wat’ın arkasından yükselişini seyrederek güne başlıyoruz. Dünyanın en büyük dini yapılarından biri olan ve UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Angkor Wat. 12. yüzyılda Kral II. Suryavarman tarafından inşa edilen bu devasa tapınak kompleksi, Kamboçya’nın en önemli kültürel ve tarihi miraslarından biri. Angkor Wat’ın ihtişamlı taş oymalarını, devasa kulelerini ve geniş avlularını keşfederken, kendimizi tarihin derinliklerine bırakmaktan başka bir çaremiz yok. Tapınakta dolaşırken, Angkor Wat’ın mimarisini, tarihini ve Hindu-Budist etkilerini görerek, dokunarak hissedeceğiz. Hiçbir fotoğraf makinesinin kadrajına sığamayacak büyüklükteki Angkor Wat’ın görkemiyle birkaç saatimizi daha Bayon, Tomb Raider Tapınağı olarak da bilinen Ta Prohm gibi tapınakların karşısında büyülenerek geçireceğiz. Öğle yemeğimizin Sonrasında akşam yemeğine kadar biraz alışveriş, biraz masaj, biraz dinlenmek için Siem Reap sokaklarında olacağız.

6
6. Gün Tonle Sap & Siem Reap & Hanoi

Bugün Kamboçya’nın kalbiyle tanışmak üzere Tonle Sap’a doğru yola çıkıyoruz. Kamboçya’nın gerçek yüzü biraz da burada. Güneydoğu Asya’nın en büyük gölünün bir kalbin kan pompalaması gibi yükselip alçalması, yerel halk için hayatın merkezi olmasının simgesi. Direklerin üzerine kurulu bu 3000 kişilik yoksul köyün okulu, hastanesi, evlerinin yerleri su seviyesinin akışına göre yer değiştiriyor. Öğle yemeğinden ardından Vietnam’a geri dönmek için havalimanına geçiyoruz. Bu sefer istikamet kuzeye, başkente, Hanoi’ye.

7
7. Gün Hanoi & Literature Tapınağı & Ho Chi Minh Mozalesi

1968’in ruhunun oluşmasında etkisi yadsınamayacak kadar büyük bir olay olan Vietnam’ın bağımsızlık hareketinin öncüsü, Ho Amca diye de bilinen Ho Chi Minh’in hikayesini öğrenmek üzere Hanoi sokaklarına düşüyoruz. Türkiye’de 68 kuşağının dilinden düşmeyen “Ho Ho Ho Chi Minh / İki, üç… / Daha fazla Vietnam” sloganının isim babası Ho Amca ve Vietnam’ın önce Fransız sömürgeciliğine, ardından ABD’ye karşı kurtuluş mücadelesi, 20. yüzyıla damgasını vurdu.

Ardından istikametimiz, Literature Temple. 1071’de Konfüçyus’a adanmış bir tapınak olarak yapılan ancak üniversiteye dönüşen yapının mimarisi Vietnam’ı anlamak için önemli. Hanoi’nin tarihi dar sokaklarında gezip, köşebaşı fotoğraf çekmek için durmak zorunda kalacağınız bir öğleden sonranın ardından otelde buluşuyoruz.  Akşam sokak yemekleri turu için otelden ayrılıp ve Vietnam mutfağıyla yeniden buluşuyoruz. Kaderin cilvelerinden biri de, Ho Chi Minh’in, bir zamanlar dünya gastronomi tarihinin en önemli şefi Auguste Escoffier’nin favori çalışanlarından biri olması. Vietnam mutfağının bu kadar sevilmesi belki de biraz da bununla ilgilidir, kimbilir.

8
8. Gün Hanoi & Ha Long Bay

Beynimize gördüklerini unutmama, gözlerimizin gördüğünü kaydetme teknolojisi Black Mirror bölümü değil, gerçek olsaydı diye hayıflanıp durduğumuz seyahatimizin sonlarına yaklaşırken sıra Dünyanın 7 harikasından birine geliyor. Ha Long Bay. Yirmi dört saat boyunca bize ev sahipliği yapacak teknemize biniyoruz ve Ha Long Bay içerisindeki seyrimize başlıyoruz.  Yaklaşık 2000 adacıktan oluşan bu büyüleyici körfezin ismi, Ejderha’nın Yuvası anlamına geliyor. Evet, bazı manzaralar hepimizi efsanelere inandırabiliyor. Anlatmakla değil, kamaralarımızın pencerelerinden bakarken bu dediğimizi hatırlayacaksınız. İster kanolarla adalar arasında dolaşıp, ister mağaralarda gezip, ister hayallere dalabilirsiniz. Bugün yemekler ve uyku, bu gerçekdışılığın tam içinde.

9
9. Gün Ha Long Bay & Hanoi & İstanbul

Sabah her şeyin bir rüya olmadığından emin olduktan sonra kahvaltımızı ediyoruz ve karaya geri dönüyoruz. Hanoi’de öğle yemeğimizi yiyoruz, son alışverişler yapılıyor ve havaalanına yola çıkıyoruz.